9. Sınıf İngilizce dersi, ortaokulda edinilen bilgilerin üzerine yeni yapı taşları ekleyen ve öğrenciyi lise düzeyine hazırlayan önemli bir aşamadır. Eğer İngilizce temelinizi sağlamlaştırmak, kelime bilginizi genişletmek ve daha akıcı bir şekilde İngilizce kullanmak istiyorsanız, bu yazı tam size göre! Bu blog yazısında 9. sınıf İngilizce müfredatında yer alan; Studying Abroad, My Environment, Movies, Human in Nature, Inspirational People, Bridging Cultures, World Heritage, Emergency and Health Problems, Invitations And Celebrations ve Television And School Media gibi ünitelerin temel kelimelerini bulabilir, anlamlarını öğrenebilir ve kolayca pekiştirebilirsiniz.
EnglishCentral Kids ile İngilizce Öğren
EnglishCentral Kids’te sizi neler mi bekliyor? EnglishCentral Kids’te çocuklar için online canlı dersler, çocuk eğitimi konusunda uzmanlaşmış öğretmenler rehberliğinde gerçekleşir. Özel derslerimiz 25 dakikadır. Ayrıca EnglishCentral Kids’de farklı ilgi alanlarına hitap eden binlerce farklı interaktif video mevcut. Çocuğunuzun ilgisini çeken videoların İzle, Öğren, Konuş aşamalarını takip edebilir, kelime çalışmalarını yapabilir ve özel derslerini çocuğunuzun ilgi ve ihtiyaçlarına göre planlayabilirsiniz. Ders raporları sayesinde çocuğunuzun ilerlemesini takip edebilir, geliştirmesi gereken noktaları görebilir ve bu konulara yoğunlaşabilirsiniz.
EnglishCentral Kids kurslarıyla çocuğunuz:
– Deneyimli öğretmenlerle bire bir dersler yaparak konuşma becerisi kazanır.
– Eğlenceli içeriklerle motivasyonunu kaybetmeden aktif katılım sağlar.
– İnteraktif videolarla dinleme ve anlama yeteneğini geliştirir.
– Yaşına uygun kelimeleri ve kalıpları doğal akış içinde öğrenir.
– Öğretmenlerden aldığı geri bildirimlerle hatalarını hemen düzeltir.
Hemen ücretsiz kaydolun, 20 dakikalık deneme dersi kazanın!
9. Sınıf İngilizce Kelime Listesi
Bu bölümde 9. sınıf İngilizce derslerinde geçen kelimeleri ve onların Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz. Ayrıca verilen örnek cümleler sayesinde kelimeleri daha kolay anlayabilir ve cümle içinde doğru bir şekilde kullanabilirsiniz.
9. Sınıf 1. Ünite Kelime Listesi – Studying Abroad
9. sınıf İngilizcesinin ilk konusu “Studying Abroad”, yani “Yurtdışında Eğitim”dir. Hadi gelin bu ünitenin İngilizce kelime listesine birlikte bakalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Study | Çalışmak / Ders çalışmak |
| Abroad | Yurtdışı |
| Foreign | Yabancı |
| Meet | Tanışmak |
| Travel | Seyahat etmek |
| Visit | Ziyaret etmek |
| Holiday | Tatil |
| Airway | Havayolu |
| Cousin | Kuzen |
| Lawyer | Avukat |
| Retired | Emekli |
| Move | Taşınmak |
| Sister in law | Görümce / Elti |
| Nurse | Hemşire |
| Doctor | Doktor |
| Dentist | Diş hekimi |
| Architect | Mimar |
| Engineer | Mühendis |
| Teacher | Öğretmen |
| Only child | Tek çocuk |
| Singer | Şarkıcı |
| Pet | Evcil hayvan |
| Get married | Evlenmek |
| Salesman | Satış danışmanı |
| Fireman | İtfaiyeci |
| Go back | Geri dönmek |
| Lucky | Şanslı |
| Alone | Yalnız |
| Wife | Eş (hanım) |
| Call me | Beni ara |
| Husband | Koca / Eş |
| Earn life | Hayatını kazanmak |
| Earn money | Para kazanmak |
| Get together | Bir araya gelmek |
| Far | Uzak |
| Excuse me | Afedersiniz |
| See you | Görüşürüz |
| See you soon | Yakında görüşürüz |
| Find a job | İş bulmak |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
I want to study abroad next year to improve my English.
(Bir sonraki yıl İngilizcemi geliştirmek için yurtdışında okumak istiyorum.)
My foreign friends always bring me souvenirs when they travel.
(Yabancı arkadaşlarım seyahate çıktıklarında bana her zaman hediyelik eşya getirirler.)
We will meet our new teacher tomorrow morning.
(Yarın sabah yeni öğretmenimizle tanışacağız.)
I love to travel to new countries and learn about their cultures.
(Yeni ülkelere seyahat etmeyi ve onların kültürlerini öğrenmeyi seviyorum.)
Let’s visit Grandma during the holiday next month.
(Gelecek ayki tatilde büyükannemizi ziyaret edelim.)
My father works for an airway company as a salesman.
(Babam bir havayolu şirketinde satış temsilcisi olarak çalışıyor.)
My cousin wants to be a lawyer when she grows up.
(Kuzenim büyüdüğünde avukat olmak istiyor.)
My grandfather is retired, but he still likes to earn money by painting.
(Dedem emekli ama hâlâ resim yaparak para kazanmayı seviyor.)
My sister-in-law is a nurse and her husband is a doctor.
(Baldızım hemşire ve kocası doktordur.)
The dentist told me to brush my teeth twice a day.
(Dişçi, dişlerimi günde iki kez fırçalamamı söyledi.)
The architect and engineer are working together on the new bridge project.
(Mimar ve mühendis yeni köprü projesinde birlikte çalışıyorlar.)
Our teacher is married and has one only child.
(Öğretmenimiz evli ve tek çocuğu var.)
The singer lives alone with her pet cat.
(Şarkıcı, evcil kedisiyle yalnız yaşıyor.)
They will get married soon and move to a city far from here.
(Yakında evlenecekler ve buradan uzak bir şehre taşınacaklar.)
Excuse me, I need to go back home now, but I’ll see you soon.
(Affedersin, şimdi eve dönmem gerekiyor ama yakında görüşürüz.)
9. Sınıf 2. Ünite Kelime Listesi – My Environment
9. sınıf İngilizcesinin ikinci konusu “My Environment”, yani “Çevrem”dir. Günlük yaşamımızda çevreyle ilgili kelimeleri öğrenmek için bu ünitedeki kelimelere birlikte göz atalım.
| English | Türkçesi |
|---|---|
| Environment | Çevre |
| Newspaper | Gazete |
| Magazine | Dergi |
| Butcher | Kasap |
| Pharmacy | Eczane |
| Chemist | Kimyager |
| Medicine | İlaç |
| Baker | Fırın |
| Bread | Ekmek |
| Hospital | Hastane |
| Cafe | Kafe |
| Cinema | Sinema |
| Theatre | Tiyatro |
| Shopping mall | Alışveriş merkezi |
| Grocery store | Bakkal |
| Library | Kütüphane |
| Bank | Banka |
| Book shop | Kitapçı |
| Hotel | Otel |
| Museum | Müze |
| Mosque | Cami |
| Car park | Otopark |
| Train station | Tren istasyonu |
| Bus station | Otobüs durağı |
| Metro | Metro |
| Mayor | Belediye başkanı |
| Neighbourhood | Mahalle |
| Statue | Heykel |
| Calm | Sakin |
| To be famous for | Bir şeyi ile ünlü |
| Fairly | Adaletli |
| View | Manzara |
| Cheap | Ucuz |
| Expensive | Pahalı |
| Cellar | Kiler |
| Population | Nüfus |
| Overlook | Yukarıdan bakmak |
| Friendly | Arkadaş canlısı |
| Relax | Rahatlamak |
| Factory | Fabrika |
| Fountain | Çeşme |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
Our neighbourhood has a beautiful fountain in the middle of the square.
(Mahallemizin ortasında güzel bir çeşme var.)
The mayor opened a new shopping mall last week.
(Belediye başkanı geçen hafta yeni bir alışveriş merkezi açtı.)
My brother works in a factory that produces medicine.
(Kardeşim ilaç üreten bir fabrikada çalışıyor.)
We bought fresh bread from the baker this morning.
(Bu sabah fırıncıdan taze ekmek aldık.)
You can find the nearest pharmacy next to the hospital.
(En yakın eczaneyi hastanenin yanında bulabilirsin.)
There is a small cafe across from the cinema and the theatre.
(Sinemanın ve tiyatronun karşısında küçük bir kafe var.)
My father reads the newspaper every morning with his coffee.
(Babam her sabah kahvesiyle birlikte gazete okur.)
The book shop and the library are both quiet and calm places.
(Kitapçı ve kütüphane ikisi de sessiz ve sakin yerlerdir.)
The butcher sells meat that is fairly cheap compared to the grocery store.
(Kasap, bakkala kıyasla oldukça ucuz et satıyor.)
The hotel near the museum has a wonderful view of the city.
(Müzenin yanındaki otelin şehir manzarası harikadır.)
The mosque in our town is famous for its large statue in front of it.
(Kasabamızdaki cami, önündeki büyük heykelle ünlüdür.)
The bus station, train station, and metro are all close to the city center.
(Otobüs terminali, tren istasyonu ve metro şehir merkezine yakındır.)
My uncle keeps old furniture in the cellar under his house.
(Amcam evinin altındaki bodrumda eski mobilyalar saklar.)
This restaurant is expensive, but the staff are very friendly and the food is great.
(Bu restoran pahalı ama çalışanlar çok samimi ve yemekler harika.)
The city’s population has grown rapidly because many people want to relax and overlook the sea view.
(Şehrin nüfusu hızla arttı çünkü birçok insan rahatlamak ve deniz manzarasını seyretmek istiyor.)
9. Sınıf 3. Ünite Kelime Listesi – Movies
9. sınıf İngilizcesinin üçüncü konusu “Movies”, yani “Filmler”dir. Film türleri, sinema terimleri ve yorum yapmayı öğrenmek için bu ünitenin kelimelerine bakalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Movie | Film |
| Adventure | Macera filmi |
| Drama | Dram filmi |
| Animation | Animasyon filmi |
| Thriller | Gerilim |
| Western | Kovboy filmi |
| War | Savaş filmi |
| Fantastic | Fantastik film |
| Science fiction | Bilim kurgu filmi |
| Comedy | Komedi filmi |
| Horror | Korku filmi |
| Musical | Müzikal |
| Romance | Romantik |
| Novel | Roman |
| Accept | Kabul etmek |
| Refuse | Reddetmek |
| Wizard | Büyücü |
| Premiere | Gala |
| Wise | Akıllı |
| Magic | Sihir |
| Invite | Davet etmek |
| Mystery | Gizem |
| Series | Seri |
| Director | Yönetmen |
| Award | Ödül |
| Run after | Kovalamak |
| Meet | Karşılaşmak / Buluşmak |
| Poetry | Şiir |
| Conservative | Muhafazakar |
| Waste time | Zaman harcamak |
| Agent | Ajan |
| Contain | İçermek |
| Blame | Suçlamak |
| To be bored | Sıkılmak |
| Inspire | İlham vermek |
| Force | Zorlamak |
| Cast | Rol dağıtımı |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
I watched an adventure movie last night at the cinema.
(Dün gece sinemada bir macera filmi izledim.)
My favorite drama film won an award last year.
(Favori drama filmim geçen yıl bir ödül kazandı.)
Animation and fantastic films are very popular among children.
(Animasyon ve fantastik filmler çocuklar arasında çok popülerdir.)
He loves thriller and horror movies, especially war films.
(O, özellikle savaş filmleri olmak üzere gerilim ve korku filmlerini seviyor.)
We saw a western premiere in the theatre last weekend.
(Geçen hafta sonu tiyatroda bir western filminin galasını izledik.)
She is reading a science fiction novel written by a wise author.
(O, bilge bir yazar tarafından yazılmış bir bilim kurgu romanı okuyor.)
The musical was full of magic and romance.
(Müzikal, büyü ve romantizm doluydu.)
I want to invite my friends to the premiere of a mystery film.
(Arkadaşlarımı bir gizem filminin galasına davet etmek istiyorum.)
The series contains many episodes that inspire young writers.
(Dizi, genç yazarları teşvik eden birçok bölüm içeriyor.)
The director asked the cast to run after the car during the scene.
(Yönetmen, sahnede oyunculardan arabanın peşinden koşmalarını istedi.)
I accept all invitations, but I sometimes refuse waste time activities.
(Tüm davetleri kabul ederim ama bazen zaman kaybettiren etkinlikleri reddederim.)
The wizard in the story is magic and force the bad guys to leave.
(Hikâyedeki sihirbaz büyülü ve kötü adamları gitmeye zorlar.)
We met a famous agent who wanted to blame the poetry teacher.
(Ünlü bir menajerle tanıştık, şiir öğretmenini suçlamak istedi.)
The young actor meet the director to discuss the comedy scene.
(Genç oyuncu, komedi sahnesini tartışmak için yönetmenle buluştu.)
Some conservative viewers were to be bored during the romance movie.
(Bazı tutucu izleyiciler romantik film sırasında sıkılmıştı.)
9. Sınıf 4. Ünite Kelime Listesi – Human In Nature
9. sınıf İngilizcesinin dördüncü konusu “Human in Nature”, yani “Doğadaki İnsan”dır. Doğayla insan ilişkisini anlatan kelimeleri öğrenmek için bu ünitenin listesine birlikte bakalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Wild | Vahşi |
| Life | Yaşam |
| Bear | Ayı |
| Lion | Aslan |
| Tiger | Kaplan |
| Elephant | Fil |
| Turtle | Kaplumbağa |
| Crocodile | Timsah |
| Giraffe | Zürafa |
| Rhino | Gergedan |
| Zebra | Zebra |
| Wolf | Kurt |
| Jungle | Orman |
| Waterfall | Şelale |
| Hill | Tepe |
| Nature | Doğa |
| Global warming | Küresel ısınma |
| Climate | İklim |
| Climate change | İklim değişikliği |
| Cure | Tedavi etmek |
| Valley | Vadi |
| Hiking | Yürüyüş |
| Grass | Çimen |
| Heat | Isıtmak |
| Dry | Kurutmak / Kuru |
| Rescue | Kurtarmak |
| Diagnose | Teşhis etmek |
| Earth | Yeryüzü / Dünya |
| Mountain | Dağ |
| Lake | Göl |
| Ruin | Kalıntı |
| Disaster | Felaket |
| Shelter | Barınak |
| Earthquake | Deprem |
| Drought | Kuraklık |
| Suffer | Zarar görmek |
| Prevent | Önlemek |
| Ability | Yetenek / Yeti |
| Stay | Kalmak |
| Avalanche | Çığ |
| Flood | Sel |
| Volunteer | Gönüllü |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
I saw a bear and a lion while watching a wild life documentary.
(Vahşi yaşam belgeselini izlerken bir ayı ve bir aslan gördüm.)
The tiger and elephant are two of the most famous animals in the jungle.
(Kaplan ve fil, ormandaki en ünlü iki hayvandır.)
A giraffe and a rhino were standing near the waterfall.
(Zürafa ve gergedan şelalenin yanında duruyordu.)
Zebra and wolf can survive in the hill regions.
(Zebra ve kurt, tepe bölgelerinde hayatta kalabilir.)
Protecting nature is important to prevent global warming.
(Doğayı korumak, küresel ısınmayı önlemek için önemlidir.)
Scientists study climate and climate change to find a cure for environmental issues.
(Bilim insanları çevresel sorunlara çözüm bulmak için iklimi ve iklim değişikliğini inceler.)
We walked through the valley during our hiking trip.
(Yürüyüş gezimiz sırasında vadiden geçtik.)
The grass is very dry because of the heat this summer.
(Bu yaz sıcaklık nedeniyle çimenler çok kurudu.)
Volunteers help rescue animals and diagnose their health problems.
(Gönüllüler hayvanları kurtarmaya ve sağlık sorunlarını teşhis etmeye yardımcı olur.)
The earth is our home, and we must protect its mountain and lake regions.
(Dünya bizim evimizdir ve dağları ile göl bölgelerini korumalıyız.)
Ancient ruin sites can be affected by disaster events.
(Antik harabe alanları felaket olaylarından etkilenebilir.)
After the earthquake, many people needed shelter.
(Depremin ardından birçok insan barınmaya ihtiyaç duydu.)
Drought can make crops suffer, but irrigation can prevent it.
(Kuraklık, ürünlerin zarar görmesine neden olabilir, ancak sulama bunu önleyebilir.)
People with the ability to stay calm are more effective during an avalanche or flood.
(Sakin kalabilme yeteneğine sahip insanlar çığ veya sel sırasında daha etkilidir.)
Many volunteer organizations work to protect wildlife and the earth.
(Birçok gönüllü organizasyon vahşi yaşamı ve dünyayı korumak için çalışır.)
9. Sınıf 5. Ünite Kelime Listesi – Inspirational People
9. sınıf İngilizcesinin beşinci konusu “Inspirational People”, yani “İlham Veren İnsanlar”dır. Başarılı ve örnek kişileri anlatan bu ünitenin kelimelerine birlikte göz atalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Celebrity | Ünlü |
| Awesome | Harika |
| Boring | Sıkıcı |
| Bald | Kel |
| Blonde | Sarışın |
| Curly | Kıvırcık |
| Cap | Şapka |
| Belt | Kemer |
| Coat | Ceket |
| Dyed | Boyalı |
| Dress | Elbise |
| Sock | Çorap |
| Elegant | Şık |
| Easy-going | Dışa dönük |
| Fat | Şişman |
| Slim | Zayıf |
| Generous | Cömert |
| Handsome | Yakışıklı |
| Beautiful | Güzel |
| Ugly | Çirkin |
| Helpful | Yardımsever |
| Jealous | Kıskanç |
| Modest | Alçak gönüllü |
| Mustache | Bıyık |
| Polite | Kibar |
| Realistic | Gerçekçi |
| Pretty | Hoş / Sevimli |
| Patient | Kibar |
| Rich | Zengin |
| Poor | Fakir |
| Rude | Kaba |
| Shy | Utangaç |
| Reliable | Güvenilir |
| Sincere | Samimi |
| Stubborn | İnatçı |
| Talented | Yetenekli |
| Wavy | Dalgalı |
| Thin | Zayıf |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
The celebrity looked awesome on the red carpet.
(Ünlü kırmızı halıda harika görünüyordu.)
The lecture was really boring, so I almost fell asleep.
(Ders gerçekten sıkıcıydı, neredeyse uyuyakalıyordum.)
My grandfather is bald but my cousin is blonde.
(Dedem kel ama kuzenim sarışın.)
She has curly hair and always wears a cap in winter.
(Kıvırcık saçları var ve kışın hep şapka takar.)
I bought a new belt and a warm coat for winter.
(Kış için yeni bir kemer ve sıcak bir kaban aldım.)
Her hair is dyed bright red and she is wearing a blue dress.
(Saçları kırmızıya boyalı ve mavi bir elbise giyiyor.)
He lost a sock while packing, but still looks elegant.
(Hazırlık yaparken bir çorabını kaybetti ama hâlâ şık görünüyor.)
My friend is easy-going, not fat or slim, just healthy.
(Arkadaşım rahat biri, ne şişman ne de zayıf, sadece sağlıklı.)
She is generous, handsome for a man, and beautiful as a woman.
(O cömert, bir erkek için yakışıklı ve bir kadın için güzel.)
That old jacket looks ugly, but it is very helpful in winter.
(O eski ceket çirkin görünüyor ama kışın çok işe yarıyor.)
He was jealous of his brother, but remains modest and polite.
(Kardeşine kıskanç davrandı ama hâlâ mütevazı ve kibar.)
Her drawings are realistic and she always looks pretty.
(Onun çizimleri gerçekçi ve hep güzel görünüyor.)
He is patient with kids, rich in experience but poor in money.
(Çocuklarla sabırlı, deneyim açısından zengin ama maddi olarak fakir.)
The waiter was rude, but the shy girl remained reliable and sincere.
(Garson kabaydı ama utangaç kız güvenilir ve samimi kaldı.)
He is stubborn, talented, has wavy hair, and is very thin.
(O inatçı, yetenekli, dalgalı saçlı ve çok zayıf.)
9. Sınıf 6. Ünite Kelime Listesi – Bridging Culture
9. sınıf İngilizcesinin altıncı konusu “Bridging Cultures”, yani “Kültürleri Birleştirmek”tir. Farklı kültürleri tanımayı ve ifade etmeyi sağlayan bu ünitenin kelimelerine bakalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Intercultural | Kültürler arası |
| Topic | Konu |
| Cultural | Kültürel |
| Cultural differences | Kültürel farklılıklar |
| Abroad | Yurt dışı |
| Ancient | Antik / Eski |
| Baggage | Bagaj |
| Bill | Fatura |
| Boarding pass | Biniş kartı |
| Black bean | Siyah fasulye |
| Capital | Başkent |
| Crowded | Kalabalık |
| Check-in desk | Kayıt masası |
| Economy class | Ekonomi sınıfı |
| Flour | Un |
| Bread | Ekmek |
| Gate | Kapı |
| Lentil | Mercimek |
| Location | Konum |
| One way trip | Tek yönlü yolculuk |
| Passport | Pasaport |
| Pay | Ödemek |
| Passenger | Yolcu |
| Rice | Pirinç pilavı / Pirinç |
| Place | Yer |
| Sea | Deniz |
| Seat belt | Emniyet kemeri |
| Soup | Çorba |
| Tea | Çay |
| Travel agency | Seyahat acentesi |
| Cuisine | Yemek kültürü / Mutfak |
| I see | Anlıyorum |
| Take a trip | Seyahate çıkmak |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
The intercultural topic of today’s lesson was very interesting.
(Bugünkü dersin kültürlerarası konusu çok ilginçti.)
Cultural differences are important to understand when you study abroad.
(Yurtdışında okurken kültürel farklılıkları anlamak önemlidir.)
The ancient city has a lot of history and baggage restrictions at the airport.
(Antik şehir çok tarihi eser barındırıyor ve havaalanında bagaj sınırlamaları var.)
Please check your bill after buying items at the restaurant.
(Restoranda ürünleri aldıktan sonra hesabınızı kontrol edin.)
Don’t forget your boarding pass before going to the gate.
(Kapıya gitmeden önce biniş kartını unutma.)
Black bean soup is popular in the capital city.
(Siyah fasulye çorbası başkentte popülerdir.)
The airport is crowded, so go to the check-in desk early.
(Havaalanı kalabalık, bu yüzden check-in kontuarına erken git.)
I prefer economy class, but the seat belt must always be fastened.
(Ekonomi sınıfını tercih ederim ama emniyet kemeri her zaman takılı olmalı.)
We bought flour and lentil at the local market for traditional dishes.
(Yerel pazardan un ve mercimek aldık, geleneksel yemekler için.)
The location of the hotel is near the sea.
(Otelin konumu denize yakın.)
I booked a one way trip, so I need my passport ready.
(Tek yönlü bir yolculuk rezervasyonu yaptım, bu yüzden pasaportum hazır olmalı.)
You can pay for the travel agency services by credit card.
(Seyahat acentesi hizmetleri için kredi kartıyla ödeme yapabilirsiniz.)
Every passenger must fasten their seat belt before take-off.
(Her yolcu kalkıştan önce emniyet kemerini takmalıdır.)
I like to eat rice and drink tea while enjoying local cuisine.
(Yerel mutfağın tadını çıkarırken pirinç yemeyi ve çay içmeyi severim.)
When I say I see, it means I understand, and soon I will take a trip abroad.
(“Anladım” demek, yakında yurtdışına bir gezi yapacağım anlamına gelir.)
9. Sınıf 7. Ünite Kelime Listesi – World Heritage
9. sınıf İngilizcesinin yedinci konusu “World Heritage”, yani “Dünya Mirası”dır. Tarihi yerleri, kültürel değerleri ve koruma bilincini anlatan kelimeleri bu ünitede öğrenelim.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Wonder | Harika |
| Alive | Canlı |
| Ancient | Antik / Eski |
| Amazing | Şaşırtıcı |
| Archeologist | Arkeolog |
| Attack | Saldırı |
| Avoid | Sakınmak / Kaçınmak |
| Architect | Mimar |
| Book | Yer ayırtmak |
| Belief | İnanç |
| Castle | Kale |
| Ceremony | Tören |
| Declare | İlan etmek |
| Deserve | Hak etmek |
| Cemetery | Mezarlık |
| Destroyed | Yıkılmış |
| Egypt | Mısır |
| Ephesus | Efes Antik Kenti |
| Discover | Keşfetmek |
| Experience | Deneyim |
| Civilization | Uygarlık |
| Colosseum | Kolezyum |
| The Colossus of Rhodes | Rodos Heykeli |
| Cove | Koy |
| Dead body | Cansız beden |
| Gladiator | Gladyatör |
| The Great Wall | Çin Seddi |
| Greek god | Yunan tanrısı |
| The Great Pyramid | Büyük Piramit |
| The Hanging Gardens of Babylon | Babil’in Asma Bahçeleri |
| Haritage | Miras |
| Huge | Devasa |
| Hunting | Avcılık |
| Jewel | Mücevher |
| Lighthouse of Alexandria | İskenderiye Feneri |
| Mount Everest | Everest Dağı |
| Ottoman | Osmanlı |
| Protect | Korumak |
| Region | Bölge |
| Sahara Desert | Sahra Çölü |
| Soldier | Asker |
| Statue of Liberty | Özgürlük Anıtı |
| Taj Mahal | Tac Mahal |
| Temple of Artemis | Artemis Tapınağı |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
The wonder of seeing the ancient Colosseum made me feel alive.
(Antik Kolezyum’u görmek hayranlık uyandırdı ve kendimi canlı hissettirdi.)
Visiting the amazing Temple of Artemis was an unforgettable experience.
(Muhteşem Artemis Tapınağı‘nı ziyaret etmek unutulmaz bir deneyimdi.)
The archeologist managed to discover a hidden tomb in Egypt.
(Arkeolog Mısır‘da gizli bir mezar keşfetmeyi başardı.)
Pirates tried to attack the cove, but the villagers managed to avoid them.
(Korsanlar koya saldırmaya çalıştı ama köylüler onlardan kaçmayı başardı.)
The architect designed a castle that could protect its residents.
(Mimar, sakinlerini koruyacak bir kale tasarladı.)
The historian wrote a book about civilization and its early beliefs.
(Tarihçi, uygarlık ve erken inançlar hakkında bir kitap yazdı.)
The ceremony will declare the winners who truly deserve the prize.
(Tören, ödülü gerçekten hak eden kazananları ilan edecek.)
Many cemetery sites have been destroyed over time.
(Birçok mezarlık zamanla tahrip oldu.)
Ephesus and the Great Wall are famous historical heritages.
(Efes ve Büyük Çin Seddi ünlü tarihi miraslardır.)
Climbing Mount Everest and exploring the Sahara Desert is a huge adventure.
(Everest Dağı’na tırmanmak ve Sahra Çölü‘nü keşfetmek büyük bir maceradır.)
Ancient Greek gods often appear in stories about gladiator battles.
(Antik Yunan tanrıları çoğu zaman gladyatör savaşlarıyla ilgili hikâyelerde yer alır.)
The Ottoman soldier carried a jewel while guarding the palace.
(Osmanlı askeri, sarayı korurken bir mücevher taşıyordu.)
Tourists take pictures of the Statue of Liberty and the Taj Mahal.
(Turistler Özgürlük Heykeli ve Tac Mahal‘in fotoğraflarını çeker.)
The Colossus of Rhodes and the Lighthouse of Alexandria are examples of huge ancient structures.
(Rodos Heykeli ve İskenderiye Feneri, büyük antik yapılar örnekleridir.)
Archaeologists study dead bodies in the cemetery to experience history.
(Arkeologlar, tarihin deneyimlenmesi için mezarlıktaki ölü bedenleri inceler.)
9. Sınıf 8. Ünite Kelime Listesi – Emergency And Health Problems
9. sınıf İngilizcesinin sekizinci konusu “Emergency and Health Problems”, yani “Acil Durumlar ve Sağlık Sorunları”dır. Sağlıkla ve acil durumlarla ilgili önemli kelimeleri öğrenmek için bu ünitenin listesine göz atalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Emergency | Acil |
| Health | Sağlık |
| Problem | Problem |
| Flu | Nezle |
| Rule | Kural |
| Toothache | Diş ağrısı |
| Cough | Öksürük |
| Bleeding | Kanama |
| Fever | Ateş |
| Accident | Kaza |
| Stomach-ache | Karın ağrısı |
| Headache | Baş ağrısı |
| Backache | Sırt ağrısı |
| Miss | Kaçırmak |
| Lungs | Akciğerler |
| Sore throat | Boğaz ağrısı |
| First aid | İlk yardım |
| Heart attack | Kalp krizi |
| Advise | Tavsiye vermek |
| Serious | Ciddi |
| Burns | Yanıklar |
| Patient | Hasta |
| Breath | Nefes almak |
| Abdomen | Karın |
| Alert | Uyarmak |
| High fever | Yüksek ateş |
| Dial 112 | 112’yı tuşla |
| Fire | Yangın |
| Rise | Yükselmek |
| Take a long rest | Uzun süre dinlen |
| Dozen | Düzine |
| Rescue team | Kurtarma ekibi |
| Stay on the line | Hatta kal |
| Awake | Uyanık |
| Take pills | Hap almak |
| Seeing the doctor | Doktoru görmek |
| Missing | Kayıp |
| Steal | Çalmak |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
In case of an emergency, always call Dial 112.
(Acil bir durumda her zaman 112’yi arayın.)
Regular health check-ups can prevent many problems.
(Düzenli sağlık kontrolleri birçok sorunu önleyebilir.)
I caught the flu and my headache and fever got worse.
(Grip oldum ve baş ağrım ile ateşim daha da kötüleşti.)
Toothache and stomach-ache are common complaints in children.
(Diş ağrısı ve karın ağrısı çocuklarda yaygın şikâyetlerdir.)
A cough with bleeding can be a serious condition.
(Kanamalı öksürük ciddi bir durum olabilir.)
After the accident, the patient had backache and abdomen pain.
(Kazadan sonra hastanın sırt ağrısı ve karın ağrısı vardı.)
If your lungs or heart attack symptoms appear, stay on the line with the operator.
(Akciğer veya kalp krizi belirtileri varsa, operatörle hatta kalın.)
Sore throat can be treated with first aid at home.
(Boğaz ağrısı evde ilk yardım ile tedavi edilebilir.)
Doctors always advise to take a long rest if you have a high fever.
(Doktorlar yüksek ateşiniz varsa uzun dinlenmenizi önerir.)
For minor burns, take pills and seeing the doctor is optional.
(Küçük yanıklar için ilaç alın ve doktora görünmek isteğe bağlıdır.)
The rescue team saved a dozen hikers during the storm.
(Kurtarma ekibi fırtına sırasında bir düzine dağcıyı kurtardı.)
The patient must remain awake and breath normally after surgery.
(Hastanın ameliyattan sonra uyanık kalması ve normal nefes alması gerekir.)
A child missing in the park made the parents alert the police.
(Parkta kaybolan bir çocuk, ebeveynleri polisi uyarmaya yöneltti.)
Someone tried to steal my wallet while I was going to the doctor.
(Doktora giderken biri cüzdanımı çalmaya çalıştı.)
If you experience toothache, flu, or stomach-ache, don’t miss your doctor’s appointment.
(Diş ağrısı, grip veya karın ağrısı yaşarsanız, doktor randevunuzu kaçırmayın.)
9. Sınıf 9. Ünite Kelime Listesi – Invitations And Celebrations
9. sınıf İngilizcesinin dokuzuncu konusu “Invitations and Celebrations”, yani “Davetler ve Kutlamalar”dır. Davetleri kabul etme, reddetme ve kutlamaları anlatan kelimeleri birlikte öğrenelim.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Party | Parti |
| Celebration | Kutlama |
| Entertainment | Eğlence |
| Accept | Kabul etmek |
| Invitation | Davet |
| Invite | Davet etmek |
| Refuse | Geri çevirmek |
| All over the world | Bütün dünyada |
| As well | Ayrıca |
| Banana | Muz |
| Best wishes | En içten dileklerimle |
| Birthday | Doğum günü |
| Candle | Mum |
| Colorful | Renkli |
| Costume | Kostüm |
| Date | Tarih |
| Deserve | Hak etmek |
| Emotional music | Duygusal müzik |
| Farewell | Veda |
| Festival | Festival |
| Follow | İzlemek |
| Gain | Kazanmak |
| Gift | Hediye |
| Greetings | Selamlar |
| Hostel | Pansiyon |
| Join | Katılmak |
| Look forward | Dört gözle beklemek |
| Necessary | Gerekli |
| Open air | Açık hava |
| Pineapple | Ananas |
| Protect | Korumak |
| Reason | Sebep |
| Receive a gift | Hediye almak |
| Rush | Acele etmek |
| Secret planning | Gizli plan |
| Theme | Tema |
| Traditional dishes | Geleneksel yemekler |
| Watermelon | Karpuz |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
We organized a party to celebrate my friend’s birthday.
(Arkadaşımın doğum gününü kutlamak için bir parti düzenledik.)
The celebration included emotional music and colorful decorations.
(Kutlamada duygusal müzik ve renkli süslemeler vardı.)
I decided to accept the invitation from my cousin.
(Kuzenimin davetini kabul etmeye karar verdim.)
She will invite her friends to the farewell party.
(Arkadaşlarını veda partisine davet edecek.)
He had to refuse the invitation all over the world because of work.
(İş nedeniyle tüm dünyadaki davetleri reddetmek zorunda kaldı.)
The host served traditional dishes and watermelon at the festival.
(Ev sahibi festivalde geleneksel yemekler ve karpuz ikram etti.)
Guests follow the theme of costume and secret planning for the surprise.
(Misafirler sürpriz için kostüm teması ve gizli planlamayı takip etti.)
I gain many greetings and best wishes from my classmates.
(Sınıf arkadaşlarımdan birçok selam ve iyi dilekler aldım.)
The hostel provides entertainment for young travelers as well.
(Hostel, genç gezginler için de eğlence sağlıyor.)
They lit the candle on the pineapple cake for everyone.
(Herkes için ananaslı pastadaki mumları yaktılar.)
She will look forward to receiving a gift from her friends.
(Arkadaşlarından hediye almayı dört gözle bekleyecek.)
It’s necessary to protect the environment during open air events.
(Açık hava etkinliklerinde çevreyi korumak gerekir.)
They chose a date for the party rush to prepare everything on time.
(Her şeyi zamanında hazırlamak için parti tarihi seçtiler.)
Eating banana and pineapple along with traditional dishes is delicious.
(Muz ve ananası geleneksel yemeklerle yemek lezzetli oluyor.)
Reason for the celebration is the birthday, and emotional music makes it special.
(Kutlamanın sebebi doğum günü ve duygusal müzik onu özel kılıyor.)
9. Sınıf 10. Ünite Kelime Listesi – Television And School Media
9. sınıf İngilizcesinin onuncu konusu “Television and School Media”, yani “Televizyon ve Okul Medyası”dır. Medya, televizyon programları ve okul projeleriyle ilgili kelimelere birlikte bakalım.
| English | Türkçe |
|---|---|
| Television | Televizyon |
| Abroad | Yurt dışı |
| Actually | Aslında |
| A piece of cake | Çocuk oyuncağı |
| Ads | Reklamlar |
| Social media | Sosyal medya |
| Airplane mode | Uçak modu |
| Anyway | Her neyse |
| Artificial intelligence | Yapay zeka |
| Busy | Meşgul |
| Can’t stand | Tahammül edememek |
| Chat online | Online sohbet |
| Chit chat | Geyik yapmak |
| Comment | Yorum |
| Complain about | Şikayetçi olmak |
| Connect | Bağlanmak |
| Crazy about | Tutkunu |
| Definitely | Kesinlikle |
| Delete | Silmek |
| Digital world | Dijital dünya |
| Download | İndirmek |
| Episode | Bölüm |
| Especially | Özellikle |
| Face to face | Yüz yüze |
| Follower | Takipçi |
| Future plan | Gelecek planı |
| Get rid of | Kurtulmak |
| Hire | Kiralamak |
| In short | Kısacası |
| Keen on | Meraklı |
| Make money | Para kazanmak |
| Off | Kapalı / İzinli |
| Prediction | Tahmin |
| Recipe | Reçete |
| Quiz show | Bilgi yarışması |
| Reality show | Gerçek hayattan kesitler içeren programlar |
| Settings | Ayarlar |
| Skip | Atlamak |
Şimdi bu kelimeleri cümle içinde kullanalım.
I watch my favorite television episode every evening.
(Her akşam favori televizyon bölümümü izlerim.)
Studying abroad was actually easier than I expected.
(Yurtdışında eğitim görmek aslında beklediğimden daha kolaydı.)
Learning English is a piece of cake if you practice daily.
(İngilizce öğrenmek, her gün pratik yaparsan çok kolaydır.)
I hate ads that interrupt reality show programs.
(Reklamları reality şov programlarını böldüğü için sevmem.)
Teenagers spend a lot of time on social media and chat online.
(Gençler sosyal medyada ve çevrimiçi sohbetlerde çok vakit geçirir.)
Don’t forget to switch airplane mode off during the flight.
(Uçuş sırasında uçak modunu kapatmayı unutma.)
Artificial intelligence is the future plan for many tech companies.
(Yapay zekâ, birçok teknoloji şirketinin gelecek planıdır.)
She is busy and can’t stand people who complain about small things.
(O meşgul ve küçük şeylerden şikâyet eden insanlara katlanamaz.)
I like to connect with my followers on social media.
(Sosyal medyada takipçilerimle bağlantı kurmayı severim.)
He is crazy about cooking and follows recipe blogs especially.
(O yemek yapmaya bayılır ve özellikle tarif bloglarını takip eder.)
I always delete old messages to get rid of clutter in the digital world.
(Dijital dünyadaki karmaşadan kurtulmak için eski mesajları her zaman silerim.)
We decided to hire a chef for the quiz show event.
(Quiz şovu etkinliği için bir şef kiralamaya karar verdik.)
Meeting face to face is better than commenting online, in short.
(Kısaca, yüz yüze görüşmek çevrimiçi yorum yapmaktan daha iyidir.)
She is keen on photography and wants to make money from it.
(O fotoğrafçılığa hevesli ve bundan para kazanmak istiyor.)
Some apps allow you to skip quizzes, but it’s better to check settings first.
(Bazı uygulamalar quizleri atlamana izin verir ama önce ayarları kontrol etmek daha iyidir.)
9. Sınıf İngilizce Kelimeleri Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
9. Sınıf ingilizce dersinin kelimelerini öğrendiğimize göre şimdi sıkça sorulan sorulara bakalım.
9. sınıf İngilizce konuları neler?
Studying Abroad, My Environment, Movies, Human in Nature, Inspirational People, Bridging Cultures, World Heritage, Emergency and Health Problems, Invitations And Celebrations ve Television And School Media 9. Sınıf İngilizce konularıdır.
“With” ne anlama gelir?
“With” kelimesi, İngilizcede “beraber” veya “birlikte” anlamlarını ifade etmek için yaygın bir şekilde kullanılır.
İngilizceden 70 almak için kaç net gerekir?
YDS’den 70 puan almak için yaklaşık 48-50 net yapmanız gerekir.
Why not ne demek?
Why not niye olmasın anlamında kullanılmaktadır.
Çocuğunuzun İngilizce öğrenmesi için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! Çocuk eğitimi alanında uzmanlaşmış öğretmenler rehberliğinde 25 dakikalık bire bir canlı dersler, çocuk gelişi için özenle tasarlanmış eğlenceli ve öğretici interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, çocuğunuzun ihtiyaçlarına yönelik kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?


