Kendine bakmak ve makyaj yapmak sadece bir rutin değildir; aynı zamanda kendini ifade etmenin ve özgüvenini artırmanın harika bir yoludur. Ancak bu canlı dünyanın içine adım attığında ya da kız arkadaşına ilk kez bir makyaj ürünü alırken, kozmetik ve makyaj dünyası biraz kafa karıştırıcı olabilir. Doğru ürünleri seçebilmek için bu terimlere hâkim olmak çok önemlidir. Bu blog yazısı, kozmetik ve makyaj dünyasındaki en temel İngilizce kelimeleri ve anlamlarını öğreterek yolculuğuna hızlı bir başlangıç yapmana yardımcı olacak.
EnglishCentral ile İngilizce Öğren
İngilizce öğrenirken kendi ihtiyaçlarınıza ve seviyenize odaklanmak en büyük önceliklerden biridir. EnglishCentral, kullanıcılarına İngilizce öğrenme sürecinde kişiselleştirilmiş, kapsamlı ve etkili bir destek sunan, zengin içeriklerle donatılmış bir dil öğrenme platformudur. EnglishCentral üzerinden uzman öğretmenlerimizle 7/24 özel ders yapabilirsiniz. Özel derslerinizde öğretmen, konu, tarih ve saat seçimi tamamen size aittir. Bire bir derslere ek olarak grup dersleri ile dünya üzerinden kullanıcılarla bir sınıfta buluşabilir ve ders yapabilirsiniz.
EnglishCentral, özellikle dinleme, konuşma, telaffuz ve kelime dağarcığı gibi temel dil becerilerini geliştirmek için tasarlanmış videolar ve interaktif alıştırmalar ile kullanıcıların İngilizce’yi daha doğal ve keyifli bir şekilde öğrenmelerine yardımcı olur.
EnglishCentral’ın en dikkat çeken özelliklerinden biri, kullanıcılarına dünya genelinde popüler olan film sahneleri, müzik videoları, röportajlar, haber klipleri ve eğitici içeriklerden oluşan geniş bir video kütüphanesi sunmasıdır. Bu sayede, kullanıcılar ilgi alanlarına hitap eden videoları seçerek öğrenmeyi daha eğlenceli ve kişisel hale getirebilirler. Videoların yanında sunulan altyazılar sayesinde hem dinleme hem de okuma pratiği yapılabilir, böylece öğrenciler dili doğal bir akış içinde öğrenirken anlama becerilerini güçlendirebilirler.
Platform ayrıca, her video için sunulan interaktif quizler, kelime alıştırmaları ve telaffuz çalışmaları ile öğrenmeyi pekiştirici deneyimler sunar. Örneğin, kullanıcılar videoda geçen yeni kelimeleri öğrenir ve anlamlarını pekiştirmek için interaktif testler çözebilirler. Aynı zamanda, kelime dağarcığını geliştirmek amacıyla video içindeki önemli terimler belirginleştirilir ve anlamları açıklanır, böylece kullanıcılar yeni kelimeleri doğal bir bağlam içinde öğrenme imkanı bulurlar.
İngilizce Kozmetik Terimleri ve Anlamları
İşte size özel hazırladığımız ve bir yurt dışı gezisinde karşılaşabileceğiniz 53 tane kesinlikle bilinmesi gereken İngilizce makyaj ve kozmetik ürünleri.
İngilizce Terim | Türkçe Tanımı |
---|---|
Blusher | Yanaklara daha sıcak bir renk vermek için sürülen kozmetik bir ürün; allık. |
Concealer | Ciltteki koyu halkaları veya kusurları gizlemek için kullanılan bir kozmetik; kapatıcı. |
Eyebrow Pencil | Kaşların şeklini iyileştirmek veya belirginleştirmek için kullanılan kozmetik bir kalem; kaş kalemi. |
Eyeliner | Gözleri daha çekici veya fark edilir göstermek için göz kenarlarına sürülen bir kozmetik. |
Eyeshadow | Göz kapaklarına veya göz çevresine uygulanan renkli bir kozmetik; far. |
Face Powder | Yüzü daha az parlak göstermek ve kusurları gizlemek için yüze uygulanan kozmetik bir pudra. |
Liner | Bir yüz özelliğini kontürlemek veya vurgulamak için kullanılan kozmetik bir fırça veya kalem. |
Lip Balm | Çatlamış veya kuru dudakları iyileştirmek için dudaklara uygulanan balmumsu bir madde. |
Lip Gloss | Dudaklara parlak bir efekt vermek için uygulanan, sıvı veya jel formundaki kozmetik bir madde; parlatıcı. |
Lip Liner | Rujun dağılmasını önlemek için dudakların dış çizgisine uygulanan bir kozmetik. |
Lipstick | Dudaklara sürülen, mumlu renkli makyaj; ruj. |
Mascara | Kirpikleri uzatmak veya koyulaştırmak için kullanılan siyah makyaj; rimel. |
Powder Puff | Yüze pudra sürmek için kullanılan yumuşak bir ped. |
Primer | Makyaj bazı. |
Foundation | Kusurları örtmek ve cildi diğer kozmetiklere hazırlamak için yüz cildine uygulanan bir madde; fondöten. |
Blush | Yanaklara renk vermek için sürülen bir pudra veya krem; allık. |
Cheek Color | Yanaklara renk ve tanım eklemek için kullanılan kozmetik bir ürün. |
CC Cream | Cilt bakımı ve makyajı birleştiren, renk düzeltme ve kapatıcılık sağlayan kozmetik bir ürün. |
DD Cream | Cilt bakımı faydalarını kapatıcılık ve diğer kozmetik iyileştirmelerle birleştiren kozmetik bir ürün. |
BB Cream | Cilt bakımı ve makyaj faydalarını birleştiren, nemlendirme ve kapatıcılık sağlayan kozmetik bir ürün. |
Highlighter | Yüzün belirli bölgelerine ışıltılı bir parıltı eklemek için kullanılan kozmetik bir ürün; aydınlatıcı. |
Setting Spray | Makyajı sabitlemek ve yerinde tutmak için kullanılan kozmetik bir ürün; sabitleme spreyi. |
Setting Powder | Makyajı sabitlemek, parlamayı kontrol altına almak ve dayanıklılığı artırmak için kullanılan kozmetik pudra. |
Bronzer | Yüzde veya vücutta güneşte kalmış veya bronzlaşmış bir görünüm yaratmak için kozmetik bir ürün. |
Scissors | Makas. |
Tweezers | Cımbız. |
Eyelash Curler | Kirpik kıvırıcı. |
Brush Cleaner | Makyaj fırçalarını temizlemek için bir ürün. |
Cosmetic Sharpener | Kozmetik kalemleri açmak için bir alet. |
Makeup Spatula | Makyaj ürünlerini sıyırmak, karıştırmak veya uygulamak için bir alet. |
Makeup Mixing Plate | Farklı tonları karıştırarak makyaj ürünlerini özelleştirmek için düz bir yüzey. |
Finishing Powder | Makyajı sabitlemek ve pürüzsüz, cilalı bir bitiş sağlamak için kozmetik pudra. |
Spoolie Brush | Kaşları şekillendirmek, kirpikleri ayırmak veya ürünleri harmanlamak için kullanılan bir fırça. |
Eyebrow Pomade | Kaşları doldurmak, tanımlamak ve şekillendirmek için bir makyaj ürünü. |
Makeup Brush | Makyaj fırçası. |
Makeup Sponge | Makyaj süngeri. |
Cotton Ball | Makyaj pamuğu. |
Beautyblender | Makyaj süngeri. |
Blush Brush | Allık fırçası. |
Fan Brush | Fan fırça. |
Bindi | Genellikle Güney Asya'da kadınlar tarafından alında giyilen dekoratif bir nokta. |
Compact | Kozmetikleri saklamak için tasarlanmış, genellikle aynalı küçük bir kutu. |
Greasepaint | Bir tür ağır tiyatro makyajı. |
Kajal | Güney Asya kültürlerinde popüler olan, göz çevresinde kullanılan koyu renkli bir kozmetik. |
Kohl | Gözleri belirginleştirmek için kullanılan geleneksel bir göz kozmetiği. |
Pancake | Bir sünger veya fırça ile uygulanan, kompakt formdaki katı fondöten. |
Rouge | Yanaklara renk eklemek ve geliştirmek için kullanılan kozmetik bir ürün. |
Talc | Emici ve pürüzsüzleştirici özellikleri için kişisel bakım ürünlerinde kullanılan yumuşak bir mineral pudrası. |
Talcum Powder | Nemli emmek ve pişikleri önlemek için cilde uygulanan yumuşak beyaz bir pudra. |
Fake Eyelash | Takma kirpik. |
Eyelash Extension | Mevcut kirpiklere sentetik veya doğal liflerin tek tek uygulandığı kozmetik bir tedavi. |
Applicator | Kozmetik ürünleri cilde uygulamak için kullanılan bir alet; aplikatör. |
Makeup Remover | Makyaj temizleyici. |
Şimdi terimleri ve anlamlarını öğrendiğimize göre örnek kullanımlarına bakalım.
- She prefers a sheer foundation for her everyday makeup routine.
(Günlük makyaj rutini için hafif bir fondöten tercih ediyor.) - After a long day, she used a gentle makeup remover to cleanse her skin.
(Uzun bir günün ardından cildini temizlemek için nazik bir makyaj temizleyici kullandı.) - He applied lip balm to his chapped lips before going outside.
(Dışarı çıkmadan önce çatlamış dudaklarına dudak kremi sürdü.) - The makeup artist used a soft blush brush to add a rosy glow to her cheeks.
(Makyaj sanatçısı, yanaklarına pembe bir ışıltı katmak için yumuşak bir allık fırçası kullandı.) - A touch of mascara made her eyelashes look longer and more defined.
(Biraz maskara kirpiklerinin daha uzun ve belirgin görünmesini sağladı.) - For a natural look, she used a lip liner that matched her lipstick shade.
(Doğal bir görünüm için rujuna uygun bir dudak kalemi kullandı.) - She bought a new blusher in a peachy-pink tone for the summer.
(Yaz için şeftali-pembe tonunda yeni bir allık aldı.) - He used a pair of tweezers to shape his eyebrows.
(Kaşlarını şekillendirmek için bir cımbız kullandı.) - She applied a small amount of concealer to hide a blemish on her chin.
(Çenesindeki bir lekeyi gizlemek için az miktarda kapatıcı uyguladı.) - The eyeshadow palette had a beautiful mix of matte and shimmery shades.
(Far paleti, mat ve ışıltılı tonların güzel bir karışımına sahipti.) - She used a face powder to reduce the shine on his forehead.
(Alnındaki parlaklığı azaltmak için yüz pudrası kullandı.) - The highlighter on her cheekbones caught the light beautifully.
(Elmacık kemiklerindeki aydınlatıcı, ışığı harika bir şekilde yansıttı.) - She prefers a dewy finish, so she uses a hydrating setting spray.
(Nemli bir bitişi tercih ediyor, bu yüzden nemlendirici bir sabitleyici sprey kullanıyor.) - The eyelash curler gave her lashes a perfect lift before applying mascara.
(Kirpik kıvırıcı, maskara sürmeden önce kirpiklerine mükemmel bir kıvrım verdi.) - She used lip gloss for a shiny, plump effect on his lips.
(Dudaklarına parlak ve dolgun bir etki vermek için dudak parlatıcısı kullandı.) - The makeup sponge helped her blend the foundation seamlessly.
(Makyaj süngeri, fondöteni kusursuz şekilde karıştırmasına yardımcı oldu.) - The artist used a small liner to create a sharp wing with her eyeliner.
(Sanatçı, eyeliner ile keskin bir kuyruk oluşturmak için küçük bir kalem kullandı.) - She used talcum powder to keep her skin feeling dry and smooth.
(Cildinin kuru ve pürüzsüz kalması için talk pudrası kullandı.) - She used a makeup spatula to hygienically transfer her cream foundation.
(Krem fondötenini hijyenik bir şekilde almak için makyaj spatulası kullandı.) - The compact was easy to carry for quick touch-ups.
(Hızlı rötuşlar için kompakt kutuyu taşımak kolaydı.) - She cleans all her brushes with a gentle brush cleaner once a week.
(Tüm fırçalarını haftada bir nazik bir fırça temizleyiciyle temizler.) - Her mom always uses kohl to line her eyes for a dramatic look.
(Annesi, dramatik bir görünüm için gözlerini her zaman sürmeyle belirginleştirir.) - She applied bronzer to her temples and jawline for a sun-kissed look.
(Güneşten bronzlaşmış bir görünüm için şakaklarına ve çene hattına bronzer uyguladı.) - A finishing powder was applied to her face to set the makeup.
(Makyajı sabitlemek için yüzüne bitiş pudrası uygulandı.) - The applicator for the lip gloss was soft and easy to use.
(Dudak parlatıcısının aplikatörü yumuşaktı ve kullanımı kolaydı.)
İngilizce Kozmetik ve Makyaj Terimleri Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Şimdi terimleri ve anlamlarını öğrendiğimize göre aklınızda takılabilecek bazı soruları cevaplayalım.
Kozmetik ürünlerde 12 M Ne Demek?
Kapak açımından sonra 12 ay boyunca kullanabileceğiniz anlamına gelmektedir.
Rimelin İngilizcesi ne?
“Rimel” İngilizcede “mascara” olarak geçmektedir.
Makyaj Çeşitleri Nelerdir?
Makyaj çeşitleri arasında porselen makyaj, günlük makyaj, gece makyajı, show makyajı, dizi makyajı ve kalıcı makyaj vardır.
Makyaj eşyalarından cushion ne demek?
Cushion fondöten, sıvı fondötenin özel süngerli bir pedin içine emdirilmiş hâlidir.
Öğrendiklerinizi pratiğe dökmek ister misiniz? İngilizce öğrenmek için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! 25 dakikalık bire bir canlı dersler, 40 dakikalık grup dersleri, 30.000’den fazla interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, kullanıcılarına kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?