Hepsi
Çocuklar için İngilizce
Günlük İngilizce
İngilizce Gramer
İngilizce Şarkılar
Kurumsal İngilizce
Popüler Günlük İngilizce
Popüler İngilizce Gramer
Popüler İngilizce Şarkılar
Popüler Paylaşımlar
Generic selectors
Exact matches only
Ara
Search in content
Post Type Selectors
Lütfen Dil Seçin
English
Türkçe
Português
عربي
日本
Tiếng Việt
한국어
Popüler Paylaşımlar
Hepsi
Çocuklar için İngilizce
Günlük İngilizce
İngilizce Gramer
İngilizce Şarkılar
Kurumsal İngilizce

İngilizce Askeri Kelimeler ve Türkçe Anlamları

İngilizce askeri terimleri, haber makalelerinde, belgesellerde, uluslararası raporlarda ve siyasi tartışmalarda sıkça karşımıza çıkar. Bu terimleri öğrenmek küresel olayları ve çatışmaları daha iyi anlamamızı sağlayarak stratejileri, rütbeleri, operasyonları ve ekipmanları tanımlamamıza yardımcı olur. Dahası, bazı askeri ifadeler, günlük İngilizcede yaygın olarak kullanılan deyimlere dönüşmüştür; örneğin, “under fire” (ateş altında) ifadesi, birinin eleştiri veya baskı altında olduğunu ifade etmek için kullanılır ve bu, savaşta fiziksel bir saldırıya uğramaktan türemiştir. Bu blog yazısında, İngilizcede sıkça kullanılan ve bilinmesi gereken önemli askeri terimleri ele alarak, öğrencilerin, tarih meraklılarının, savaş filmi hayranlarının ve sadece İngilizcesini geliştirmek isteyen kişilerin dünya haberlerini daha kolay takip etmesine, tarihi ve güncel olayları daha derinlemesine anlamasına katkı sağlayacak bir rehber sunacağız.

EnglishCentral ile İngilizce Öğren

İngilizce öğrenirken kendi ihtiyaçlarınıza ve seviyenize odaklanmak en büyük önceliklerden biridir. EnglishCentral, kullanıcılarına İngilizce öğrenme sürecinde kişiselleştirilmiş, kapsamlı ve etkili bir destek sunan, zengin içeriklerle donatılmış bir dil öğrenme platformudur. EnglishCentral üzerinden uzman öğretmenlerimizle 7/24 özel ders yapabilirsiniz. Özel derslerinizde öğretmen, konu, tarih ve saat seçimi tamamen size aittir. Bire bir derslere ek olarak grup dersleri ile dünya üzerinden kullanıcılarla bir sınıfta buluşabilir ve ders yapabilirsiniz.

EnglishCentral, özellikle dinleme, konuşma, telaffuz ve kelime dağarcığı gibi temel dil becerilerini geliştirmek için tasarlanmış videolar ve interaktif alıştırmalar ile kullanıcıların İngilizce’yi daha doğal ve keyifli bir şekilde öğrenmelerine yardımcı olur.

EnglishCentral’ın en dikkat çeken özelliklerinden biri, kullanıcılarına dünya genelinde popüler olan film sahneleri, müzik videoları, röportajlar, haber klipleri ve eğitici içeriklerden oluşan geniş bir video kütüphanesi sunmasıdır. Bu sayede, kullanıcılar ilgi alanlarına hitap eden videoları seçerek öğrenmeyi daha eğlenceli ve kişisel hale getirebilirler. Videoların yanında sunulan altyazılar sayesinde hem dinleme hem de okuma pratiği yapılabilir, böylece öğrenciler dili doğal bir akış içinde öğrenirken anlama becerilerini güçlendirebilirler.

Platform ayrıca, her video için sunulan interaktif quizler, kelime alıştırmaları ve telaffuz çalışmaları ile öğrenmeyi pekiştirici deneyimler sunar. Örneğin, kullanıcılar videoda geçen yeni kelimeleri öğrenir ve anlamlarını pekiştirmek için interaktif testler çözebilirler. Aynı zamanda, kelime dağarcığını geliştirmek amacıyla video içindeki önemli terimler belirginleştirilir ve anlamları açıklanır, böylece kullanıcılar yeni kelimeleri doğal bir bağlam içinde öğrenme imkanı bulurlar.

İngilizce Askeri Terimler Listesi ve Örnek Cümleler

Askeri terimler, hem günlük hayatta hem de haberlerde sıkça karşımıza çıkar ve bunları bilmek, dünya olaylarını daha iyi anlamamıza yardımcı olur. Aşağıda, yaygın olarak kullanılan ve öğrenmeye değer bazı önemli İngilizce askeri terimleri ve cümle içinde kullanımlarına örnekler bulabilirsiniz.

İngilizce TerimlerTürkçe Anlamları
AmbushPusu; düşmanı beklenmedik bir şekilde tuzağa düşürerek saldırıya geçme taktiği.
Armoured personnel carriers (APC)Zırhlı Personel Taşıyıcı; askerleri korumalı bir şekilde taşıyan zırhlı araç.
ArtilleryTopçu; uzun menzilli ağır silahlarla ateş desteği sağlayan birlikler veya silahlar.
BattalionTabur; birkaç bölükten oluşan, yaklaşık 1000 askerden oluşan askeri birim.
Biological weaponsBiyolojik silahlar; Hastalık yapıcı mikroorganizmalarla yapılan silahlar.
BrigadeTugay; Birkaç taburdan oluşan, bağımsız görev yapabilen askeri birim.
BrigadierTuğgeneral; tugay komutanlığı yapan yüksek rütbeli subay.
CaptainYüzbaşı
Chemical weaponsKimyasal Silahlar; zehirli gazlar veya kimyasallar içeren silahlar.
ColonelAlbay
Combined armsMüşterek birlik; farklı silah türlerinin (piyade, topçu, zırhlı) birlikte kullanılması.
Commissioned officerSubay; resmi olarak görevlendirilmiş, komuta yetkisi olan askeri personel.
CompanyBölük
CorporalOnbaşı
CorpsKolordu; birkaç tümeni bir araya getiren büyük askeri birim.
Counter-battery fireKarşı topçu ateşi; Düşman topçu mevzilerini etkisiz hale getirmek için yapılan ateş.
Counterinsurgencyİsyan bastırma; İsyan veya gerilla hareketlerini bastırma operasyonu.
CyberwarfareSiber Savaş; bilgisayar sistemlerine yönelik saldırılarla yürütülen savaş.
Deep battleDerin Savaş; düşmanın derinliklerindeki hedeflere yönelik stratejik saldırı.
Demilitarised zone (DMZ)Askerden arındırılmış bölge; Savaşan taraflar arasında silahsız bırakılmış tampon bölge.
Depleted uranium shellsZayıflatılmış uranyum mermileri; yüksek yoğunluklu, zırh delici mermiler.
Direct fireDoğrudan ateş; hedefe doğrudan nişan alınarak yapılan atış.
DivisionTümen; birkaç tugaydan oluşan büyük askeri birim.
DoctrineDoktrin; askeri stratejileri ve taktikleri yönlendiren resmi prensipler.
DogfightUçaklar arasında yakın mesafeli hava muharebesi.
DroneUzaktan kontrol edilen veya otonom uçan araç; drone.
Electronic warfare (EW)Elektronik harp; Elektronik sistemleri bozma veya devre dışı bırakma.
Expeditionary ForceSeferi kuvvetler; yurtdışında görev yapmak için gönderilen askeri birlik.
FirepowerAteş gücü; bir birliğin veya silahın düşmana zarar verme kapasitesidir.
FlechettesMisket bombası; küçük dart benzeri çelik iğnelerle dolu mühimmattır.
Fog of warSavaş alanındaki belirsizlik ve bilgi eksikliğidir.
GeneralGeneral; orduda yüksek rütbeli bir komutan pozisyonudur.
GPS (Global Positioning System)Küresel konumlandırma sistemi; uydu tabanlı hassas konum belirleme teknolojisi, gps.
GPS-jammingGPS sinyallerini bozarak navigasyonu engelleme yöntemidir.
GuerillaGerilla; düzenli ordulara karşı küçük, gizli gruplarla savaşan kişidir.
Guerilla warfareGerilla savaşı; düzensiz birliklerin sürpriz saldırılarla yürüttüğü savaş taktiğidir.
Human intelligence (HUMINT)İnsan istihbaratı; insan kaynaklarından toplanan bilgi ve istihbarattır.
Hybrid warHibrit savaş; konvansiyonel ve gayri nizami savaş yöntemlerinin birleşimidir.
Hypersonic weaponsHipersonik silahlar; ses hızının beş katından hızlı hareket eden silahlardır.
Improvised explosive device (IED)Doğaçlama patlayıcı cihaz; el yapımı patlayıcı düzeneklerdir.
Indirect fireDolaylı ateş; hedefin görüş hattı dışında ateş açılmasıdır.
Insurgencyİsyan; bir otoriteye karşı silahlı başkaldırı veya ayaklanmadır.
JoeAmerikan askerleri için kullanılan argo bir terimdir.
Kill chainBir hedefi tespit edip yok etme sürecinin aşamalarıdır.
LandminesKara mayınları; yerleştirildikleri yerde patlayarak zarar veren patlayıcı cihazlardır.
LieutenantTeğmen
Lieutenant colonelYarbay
Lieutenant generalKorgeneral
LoftingBir mühimmatın yüksek bir yörüngeyle hedefe fırlatılmasıdır.
MajorBinbaşı
Major generalTümgeneral
ManoeuvreManevra; askeri birliklerin stratejik veya taktik hareketleridir.
MercenariesParalı askerler; Maddi kazanç için savaşan profesyonel askerlerdir.
MilitiaMilis; düzenli ordu dışında örgütlenmiş silahlı sivil gruplardır.
MinefieldMayın tarlası
MinesMayınlar
No-fly zoneUçuşa yasak bölge
No-man’s landTarafsız bölge; savaşan taraflar arasında kimsenin kontrol etmediği alandır.
PlatoonTakım; küçük bir askeri birimdir, genellikle 20-50 askerden oluşur.
QuartermasterLevazım subayı; askeri birliklerin lojistik ve ikmalinden sorumlu kişidir.
RadarElektromanyetik dalgalarla nesneleri tespit eden bir sistemdir.
SergeantÇavuş
SubmarineDenizaltı
VanguardÖncü; bir askeri harekâtın en önde giden birimidir.
Weapons of mass destruction (WMD)Kitle imha silahları; büyük ölçekte yıkım ve can kaybına yol açabilen silahlardır.
YieldVerim; bir nükleer silahın patlama gücünün ölçüsüdür.

Şimdi bu terimleri cümle içerisinde kullanalım:

Biological weapons were banned under international treaties due to their devastating effects on populations.

(Biyolojik silahlar popülasyonlar üzerindeki yıkıcı etkileri nedeniyle uluslararası anlaşmalarla yasaklandı.)

The fog of war made it difficult for commanders to accurately assess the enemy’s position.

(Savaş alanındaki belirsizlik, komutanların düşmanın konumunu doğru bir şekilde değerlendirmesini zorlaştırdı.)

-The army’s doctrine emphasized rapid mobility and overwhelming force to secure victory.

(Ordunun doktrini, zaferi garantilemek için hızlı hareketlilik ve ezici güç kullanımını vurguluyordu.)

Hypersonic weapons are nearly impossible to intercept due to their incredible speed.

(Hipersonik silahlar inanılmaz hızları nedeniyle neredeyse engellenemez.)

-The colonel led the regiment with precision during the critical assault.

(Albay, kritik taarruz sırasında alayı hassasiyetle yönetti.)

-The submarine silently patrolled the enemy’s coastline, gathering intelligence.

(Denizaltı, düşmanın kıyı şeridini sessizce devriye gezerek istihbarat topladı.)

-The guerilla fighters used hit-and-run tactics to weaken the occupying forces.

​​(Gerilla savaşçıları, işgal güçlerini zayıflatmak için vur-kaç taktikleri kullandı.)

-The enemy set up an ambush in the dense forest, catching the patrol off guard.

(Düşman, yoğun ormanda bir pusu kurarak devriyeyi hazırlıksız yakaladı.)

-The insurgency gained momentum as local groups joined the rebellion against the government.

(İsyan, yerel grupların hükümete karşı ayaklanmaya katılmasıyla ivme kazandı.)

-The dogfight between the two fighter jets was intense, with neither pilot backing down.

(İki savaş uçağı arasındaki muharebe yoğundu ve hiçbir pilot geri adım atmadı.)

The battalion’s firepower overwhelmed the enemy defenses in a matter of hours.

(Taburun ateş gücü, düşman savunmasını birkaç saat içinde ezdi.)

-The division was deployed to reinforce the front lines during the offensive.

(Tümen, taarruz sırasında ön hatları güçlendirmek için konuşlandırıldı.)

Heavy artillery bombarded the enemy fortifications, clearing the way for the infantry.

(Ağır topçu, düşman tahkimatlarını bombalayarak piyade için yolu açtı.)

-The warlord hired mercenaries to bolster his forces in the conflict.

(Savaş lordu, çatışmada güçlerini artırmak için paralı askerler tuttu.)

-The general executed a brilliant manoeuvre to outflank the enemy and secure the hill.

(General, düşmanı yanından kuşatmak ve tepeyi ele geçirmek için parlak bir manevra yaptı.)

İngilizce Askeri Kelimeler ve Türkçe Anlamları Hakkında Sık Sorulan Sorular

İngilizce askeri rütbe terimleri nelerdir ve Türkçe karşılıkları nedir?
İngilizce rütbeler arasında Private (Er), Sergeant (Çavuş), Lieutenant (Teğmen), Captain (Yüzbaşı), Major (Binbaşı), Colonel (Albay), General (General) bulunur. Türkçe’de bu rütbeler, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki hiyerarşiye göre eşleştirilir; örneğin, Colonel=Albay, Lieutenant=Teğmen. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde rütbeler, erden mareşale kadar uzanır. Sıralama: Er, Onbaşı, Çavuş, Astsubay, Teğmen, Üsteğmen, Yüzbaşı, Binbaşı, Yarbay, Albay, Tuğgeneral, Tümgeneral, Korgeneral, Orgeneral, Mareşal.

Türkçe ve İngilizcedeki ortak askeri terimler nelerdir?
Türkçe ve İngilizcede bazı askeri terimler, genellikle uluslararası kullanım, teknolojik standartlar veya tarihsel etkileşimler nedeniyle ortak veya çok benzerdir. Bu terimlerin arasında radar, general, camouflage/kamuflaj ve logistics/Llojistik vardır.

İngilizce askeri terimler nasıl öğrenilir?
Askeri terimler, savaş filmleri, belgeseller, İngilizce haber siteleri veya askeri temalı video oyunları aracılığıyla öğrenilebilir. Ayrıca, blogumuzdaki yazıyı okursanız askeri terim listesini bulabilirsiniz.

İngilizce askeri terimler TOEFL veya IELTS gibi sınavlarda çıkar mı?
Evet, özellikle okuma ve dinleme bölümlerinde askeri terimler, haber makaleleri veya tarihle ilgili metinlerde karşınıza çıkabilir. Örneğin, “strategy” (strateji), “tactics” (taktik) veya “alliance” (ittifak) gibi kelimeler sınavlarda yaygın.

Öğrendiklerinizi pratiğe dökmek ister misiniz? İngilizce öğrenmek için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! 25 dakikalık bire bir canlı dersler, 40 dakikalık grup dersleri, 30.000’den fazla interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, kullanıcılarına kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?

Ordinary – Alex Warren Şarkı Sözleri Türkçe Çeviri
Sports car – Tate McRae Şarkı Sözleri Türkçe Çeviri